20 Kasım 2012 Salı

bad things

Kadın sokağa girdiğinde tedirgin olmuştu. Sonuçta bu daha önce hiç yapmadığı bir şeydi. Elindeki kağıda baktı, adres doğruydu.
"Geri dönmelisin. Bu..."
 daha aklından geçen bu cümleyi tamamlayamadan merdivenin başında bir adam belirdi. Daha önce anlaştıkları gibi adamı görünce büyük çınar ağacının olduğu sokağa doğru yürüyecek, adam da birkaç dakika sonra gelecekti.

  Orada sadece beş dakika beklemişti, ama ona sorsanız size saatler geçtiğine dair yemin edebilirdi.
Adam tam dört dakika sonra geldi. Kadının eline birkaç fotoğraf tutuşturdu. Kadın o an bunu yapmak istemediğini fark ettiyse de hiçbir şey diyemedi.

  Sonuçta anlaştıkları paranın yarısını almış; borçlarını ödemiş, bir kısmını hapisteki kocasına yollamış, kalanıyla da çocuklarını mutlu etmişti.
  Evet, artık geri dönmek için çok geçti. Bir an vazgeçerse ailesinin başına neler gelebileceğini düşündü ve işi biraz da olsa kabullendi. Artık içi bir nebze de olsa rahattı.

-Al bunu, birkaç gün incele. Hazır olduğunda da beni ara. Numara dosyada var.
-Ama...
-Aması falan yok. Şimdi toz ol yavrum. Dosyayı incelemeden de gözüme gözükme.

  Kadın sadece "evet" anlamında başını sallayabildi. Bir sigara yaktı ve evine doğru yürümeye başladı....

 bad things

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder